Arabuluculuk sürecinde tarafsızlık, taraflar arasında güvenin sağlanması ve adil bir çözümün elde edilmesi için temel bir prensiptir. Taraflar, arabulucunun tarafsızlığına güvendiğinde, sürece daha fazla katılım gösterir ve çözümün adil bir şekilde gerçekleşeceğine inanırlar. Tarafsızlık ilkesi, arabulucunun herhangi bir taraftan yana olmamasını ve taraflara eşit mesafede durmasını gerektirir.
- Arabulucu ile taraflar arasında herhangi bir çıkar ilişkisi veya çatışma olmamalıdır. Arabulucu, taraflar arasında bir menfaat ilişkisi veya çatışması olduğu izlenimi vermekten kaçınmalıdır.
- Arabulucu ile taraflar arasındaki çıkar ilişkisi veya çatışması, arabuluculuğa başvurulduktan sonra ortaya çıkabileceği gibi, önceden var olan veya geçmişte yaşanmış, kişisel veya mesleki herhangi bir ilişkiden de kaynaklanabilir.
- Arabulucu, arabuluculuk sürecini yönetirken, taraflar arasında mevcut veya olası bir çıkar ilişkisi veya çatışmasının olup olmadığını belirlemek için makul bir araştırma yapmalıdır. Bu araştırma, olayın özelliklerine göre değişebilir.
- Arabulucu, tarafsızlığını sorgulayabilecek herhangi bir çıkar ilişkisi veya çatışmayı taraflara en kısa sürede bildirmelidir.
- Arabulucu ile taraflar arasındaki var olan veya olası çıkar ilişkisi veya çatışma, arabulucunun tarafsızlığına veya arabuluculuk sürecine açıkça zarar veriyorsa, arabuluculuk teklifini reddetmeli ve arabuluculuktan çekilmelidir, tarafların talebine veya anlaşmasına bakılmaksızın.
- Arabulucu, arabuluculuk görevi sırasında ilgili anlaşmazlıkla ilgili bir davada avukatlık yapamaz. Ancak, tarafların açık ve yazılı onayıyla, bir tahkim davasında hakemlik yapabilir.